Son dönemde yaşadığımız küresel Coronavirüs salgını nedeniyle dezenfektanlar hayatımızın bir parçası haline geldi. Coronavirüsün etil alkole karşı dayanıksız olması nedeniyle özellikle alkol bazlı dezenfektanlar bu süreçte sıkça kullanılmaktadır.
Alkoller etkilerini lipitleri eriterek ve proteinleri pıhtılaştırarak göstermektedirler. Proteinlerin denatüre olması için bir miktar su varlığı gerektirdiğinden, mutlak (%100) alkolün antimikrobik etkisi zayıftır.
Etil alkol %60-95 yoğunluklarda etkin olmakla birlikte cilt antisepsisi için %70 yoğunluk (vol/vol) en iyi dezenfektan etkinlik gösteren alkol değeridir.
%70 üzerinde kullanılan yüksek yoğunluktaki alkol, ciltte daha fazla kurumaya yol açmaktadır. Ayrıca daha çabuk buharlaştığından temas süresinin kısalmasına ve aynı zamanda gereksiz yere daha fazla alkol tüketilmesine neden olmaktadır.
Buna karşılık alkol yoğunluğu %50'nin altında ise, dezenfekte etme özelliği büyük ölçüde yok olmaktadır. Alkol suya oranla hızlı şekilde buharlaştığından açık bırakılan alkol kaplarında yoğunluk kısa zamanda etkisiz düzeylere inecektir.
Bu nedenle alkol bazlı dezenfektanların etkin olabilmesi için alkol miktarı büyük önem arz etmektedir. Alkol bazlı dezenfektanlarda bu oranın %70 olması gerekmektedir. Kullanılan alkol miktarının bu seviyelerde olup olmadığını tüketiciler ürün etiketinden kontrol etmelidir. Üreticiler de belli zamanlarda yaptıracakları testlerle ürünlerinin doğru alkol oranını içerip içermediğini kontrol etmelidirler. Bu test laboratuvarımızda gerçekleştirilmektedir.
© 1994 | Saniter Gıda – Çevre Bilimi Gözetim Ve Mühendislik Hiz. Tur. Tic. A.Ş.